Hafta sonu dışarı çıkmayı zorunluluk olarak görenlerden misiniz bilmem ama benim için temiz hava (artık ne kadarına sahipsek), yürüyüş, kitap okuma olarak sıradan ama bir o kadar da dolu geçtiğini düşünenlerdenim. Deniz görmeden yaşayamam düşüncesi bana uygun değil ama sahil varken niye değerlendirmeyeyim?
Bu hafta sonu yeni bir kitaba başladım. İlk kez Algan Sezgintüredi'nin bir kitabını okuyacağım. "Katilin Şeyi" kitabına dair tek ön bilgim polisiye bir roman olduğu. Can sıkıntısından özel dedektifliğe merak salan Vedat ve Tefo'nun hikayesini akıcı bir üslupla anlatıyor. Henüz bitirmedim ama bitirdikten sonra kitabın diğer serilerini de okuyacağım kesin.
Yekta Kopan'ın da dediği gibi "Pazar günü yapılacak en güzel şey kitap okumak. Tıpkı haftanın diğer altı gününde olduğu gibi."
Hailee Steinfeld’ı bundan 8 yıl önce True Grit filminde ufacık tefecik bir kız çocuğu olarak tanımıştık. Oyunculuğu yaşına rağmen o kadar iyiydi ki ileride büyük bir oyuncu olacağına herkes kesin gözüyle bakıyordu. Ancak aylar geçti yıllar geçti Hailee’nin sinema kariyeri vasatı aşamazken müzik dünyasındaki çıkışını hayretle izledik. Öyle ya, sinemada başarılı olmuş biri neden başka bir sektörde ilerlemek istesin.
Önce bir single sonra bir single daha derken showbiz camiasında aldı yürüdü. Zamanla giyimi kuşamı tavrı her şeyi değişti. Ve sonunda popüler kültürün bir figürü olarak dergi kapaklarında karşımıza çıkar oldu. Demek ki neymiş, bir insan başarılı olduğu işle değil yapmak istediği işle mutlu olurmuş.
Modayı takip etmeyi seviyorum. Modayı paylaşmayı da seviyorum. Bir kıyafeti paylaşırken içimden mırıldandığım cümleleri de sizinle paylaşmak istedim. Tekdüze bir moda bloğu olmaktansa kakara kikiri bir site olsun istedim. Zaman zaman elbisenin güzelliğine vurulalım bazen de kıyafeti gömdükçe gömelim istedim. Ay ne çok şey istedim. Kısaca Moda Çıkmazı işte. Paylaştıkça artan tat.